20.1 C
Ankara
Cuma, Nisan 26, 2024

Ali Osman Mola

Ekonomi, tarım, ezber bozmak, seçimler vs.

31 Mart akşamından beri yerel seçimler Türkiye gündeminin ilk sırasını işgal ve meşgul ediyor gibi görünüyorsa da aslında özellikle son bir yıldır ekonomik kriz, gündemin en önemli konusu. O kadar ki geldiğimiz noktada seçimlerin sonuçları bile demokrasimizden önce ekonomimizi ilgilendirir hale geldi.

Ekonomide “Yapısal Dönüşüm Adımları” üzerine bir değerlendirme

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, hafta içinde, kredi bulmak ve Türkiye'ye yatırım yapmalarını sağlamak amacıyla ABD'li fon ve finans kuruluşlarının yöneticileri ile kredi derecelendirme kuruluşlarının yetkililerine yukarıda kısaltarak anlatmaya çalıştığım "Yeni Ekonomi Programı Yapısal Dönüşüm Adımları 2019"u anlattı. Güven verebildi mi, onları ikna edebildi mi bilemiyorum. Yakında anlarız. Ve diyorum ki: Önce kendi vatandaşınıza güven verin, önce kendi vatandaşınızı ikna edin. İkna edin ki döviz almaktan vazgeçsinler. Onlar almaya devam ettiği müddetçe siz bu işin içinden çıkamazsınız.

Yerel seçimler ve özgür birer birey olmak

Seçimlerle ilgili bir yazı kaleme almanın düşüncesi bile ilk defa kendimi kötü hissetmeme sebep oldu. Bu yüzden, düne kadar yazıp yazmama konusunda kararsızdım.

Ekonomide en kötüsü geride kaldı mı?

Bütün ekonomi yazılarımda ekonomi yönetimine olan "güven"in her dönemde ve şartta çok önemli olduğunu vurguluyor, dolayısıyla krizi tetikleyen ve derinleştiren en önemli sebebin "güvensizlik" olduğunu söylüyor, bu bağlamda da "şeffaflığın" önemine dikkat çekiyorum. Güven ve şeffaflık sorunu hâlâ büyük bir sorun olarak karşımızda duruyor.

Enflasyon bağlamında gıda kooperatifçiliğimiz (Yanlışı nerede yapıyoruz?)

Son günlerde "Gıda enflasyonuyla kalıcı şekilde nasıl mücadele edebiliriz?" sorusuna verilen cevaplar içinde en meşhuru, "Kooperatifleşme yoluyla." cevabı. Bakalım öyle miymiş.

Yatay-dikey mimari tartışması ve tarım

Geldiğimiz noktada, yatay mimariyi savunanların, şikayet ettikleri dikey mimarinin sorumluları olduklarını bile bir tarafa bırakarak tekrar söylüyorum: "Orman alanlarını, yeşil alanları ve Trakya'nın çok önemli tarım alanlarının bir kısmını yok etmeden İstanbul'u yatay mimari ile inşa etmek mümkün değil." Dolayısıyla yapılan yanlışı, başka bir yanlışla ortadan kaldırmaya çalışmayalım.

Devlet, manavlık yapmalı mı?

Yöneticilerimiz kabul etmese de sorunlarla ilgili tespitleri doğru değil, dolayısıyla çözüm uygulamaları da çare olmuyor. Bu gerçeğin, bunca tecrübeye rağmen anlaşılamamış olması anlaşılabilir gibi değil.

2018 Değerlendirmesi: Kendimi değerlendirdim

“Sadece eleştirmemişim, övülecek işler yapılmışsa övmüşüm. Süre gerekene süre, destek gerekene destek vermişim. "Her şartta arkandayım." demişim. "Olmaz." demişsem, niçin olmayacağı ile birlikte nasıl olacağını da yazmışım. Yazdıklarımı okuduktan sonra birilerinin tarafında olduğumu düşünenlere, "Önemli olan fiillerdir; faillerle ilişkim, onların fiillerle ilişkisi kadardır." demişim. Bu kadar basit bir cümleyi anlayamayanın (anlamak istemeyenin) makamına da mevkisine de cemaatine de partisine de parasına da şeceresine de itibar etmemişim; etmiyorum, etmeyeceğim.”

Geleceğimiz hakkında ne düşünüyorsunuz? (2018 Türkiye Uyuşturucu Raporu)

“Bu makale bilgilendirme amacıyla yazılmadı. İnançlarımıza saygı duydukları, geleceğimizi kurtaracakları, hayallerimizi gerçekleştirecekleri iddiasıyla inançlarımızı ve kutsallarımızı, hayallerimizi ve gerçeklerimizi, geçmişimizi ve geleceğimizi sömüren günümüz tarz-ı siyasetine ve tabii gerçekte bu tarzın sahiplerine, siyaseti hayatlarının amacı yapan, siyasetin hırgürü içinde kaybolanlara öfkemi böyle dile getirdim.”

Kenevir (Her derde devadır…)

Son günlerde "kenevir" ile yatıp "kenevir" ile kalkıyoruz. Kenevir'e ilgimiz, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Samsun'da belediye başkanı adaylarını tanıtırken "Vezirköprü ilçesinin kenevir ekiminin merkezi olacağını." söylemesiyle birdenbire ortaya çıkıverdi. Durumdan vazife çıkaran "kenevir uzmanları (!)", ali fikirlerini ardı ardına açıklamaya başladılar (Öteden beri kenevirle ilgili çalışmalar yapanları bu yorumumum dışında tutuyorum elbette.). Kenevirle ilgili özel toplantılar düzenlenmeye, programlar yapılmaya, yazılar yazılmaya başlandı. Meğer "kenevir" ne "mübarek" bir bitkiymiş!.. "Benim neyim eksik!" dedim ve ben de yazmaya karar verdim.
- Advertisement -spot_img

Latest News

Elveda…

Yaşam İçin Gıda Haber Sitesinin Kurucusu, Genel Yayın Yönetmeni Sayın Metin Ertunç 20 Mayıs 2021 tarihinde geçirdiği kalp krizi...
- Advertisement -spot_img