Sağlıklı beslenmede sütün önemi

0
2966
Doç. Dr. Gamze Akbulut - Gazi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü / [email protected]

Süt hakkında toplumu bilinçlendirmek ve tüketimin artmasını teşvik etmek amacıyla her yıl 21 Mayıs “Dünya Süt Günü” olarak kutlanıyor. 21 Mayıs Dünya Süt Günü’nün içinde bulunduğu 21 – 28 Mayıs tarihlerini kapsayan hafta da “Süt Haftası” olarak kutlanıyor.

Bir yaşam mucizesi diye nitelendirebileceğimiz sütün, insan yaşamındaki yeri insanlık tarihi kadar eskidir. Süt, tüm yaş gruplarında vücudun gelişmesi, güçlenmesi ve sağlığın korunması için gereken besin öğelerini içeren önemli bir besindir. İnsan yaşamının her evresinde gerekli olan süt, C vitamini ve demir dışında tüm besin öğelerini içeren en iyi kaynaktır.

Süt ve süt ürünleri grubunda yoğurt, peynir ve süt tozu gibi sütten yapılan besinler yer almaktadır. Bu besinler protein, kalsiyum, fosfor, B2 vitamini ve B12 vitamini olmak üzere birçok besin öğesinin önemli kaynağıdır.

Özellikle çocukluk, gebelik-emziklilik ve yaşlılık dönemlerinde kemik sağlığı için önemli bir besin kaynağı olan süt, büyüme-gelişmede, bağışıklık sisteminin güçlenmesinde, kan basıncının düzenlenmesinde, bazı kanserlerin gelişiminin azaltılmasında, vücut ağırlığının kontrolünde ve diş çürüklerinin önlenmesinde koruyucu olduğu bilinmektedir.

Kemik gelişimi ve osteoporozun önlenmesi için mutlaka süt tüketin…

Yetişkinlik ve ilerleyen yaşla birlikte görülen kemik kayıpları, besin öğeleri, fiziksel aktivite ve hormonal duruma göre değişmektedir. Kemik yoğunluğunun az olması veya yıkımın artması osteoporoz ve osteoporotik kırıkların artışı için bir risk oluşturmaktadır. Çocukluk ve adölesan dönemde kemik yoğunluğu hızla artmakta; 25-35 yaşları arasında ise en üst düzeye ulaşmaktadır. Yani yaş ilerledikçe kalsiyum alımı artırılsa bile kemik yoğunluğu artmamaktadır; sadece olası kayıplar en aza indirgenebilir. Bu nedenle, çocukluk döneminden itibaren yeterli kalsiyum alımı çok önemlidir.

Süt ve ürünlerinin tüketimi optimal kan basıncının sağlanmasında ve sağlığın devam ettirilmesinde önemlidir…

Hipertansiyon ile süt ve süt ürünleri ilişkisinin, sütün içerisinde bulunan kalsiyum ve potasyum ile ilgili olduğu bildirilmektedir. Diyetle yeterli düzeyde kalsiyum alınmadığı taktirde kan basıncını yükselmektedir.

“Diyetle kalsiyum alımının arttırılması obezite riskini azaltmaktadır…”

Kalsiyum desteği verilerek yapılan çalışmalarda vücut ağırlığı kaybının daha etkin olduğu gösterilmiştir. Buradan yola çıkılarak, obezite tedavisinin hedefi de vücuttaki adipozitleri (yağ hücrelerini) azaltmak olduğu için süt ve ürünlerinin tüketimi ile alınan kalsiyum önem kazanmaktadır.

Günde ne kadar süt ve ürünlerinden tüketmeliyiz?

Sütün faydalarını oldukça iyi bilmemize rağmen, maalesef tüketim alışkanlıklarımız içerisinde süte yeterince önem vermemekteyiz. Türkiye’ye Özgü Beslenme Rehberi’nde yetişkin bireylerin 2 porsiyon (400 mL); çocuklar, adölesan dönemi gençler, gebe ve emzikli kadınlarla menopoz sonrası kadınların 3-4 porsiyon (600- 800 mL) tüketmeleri önerilmektedir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz