ZMO: “Arazi toplulaştırması görevinin DSİ’ye verilmek istenmesi anlaşılır gibi değil!”

0
1719
Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO), yaptığı yazılı açıklamayla, arazi toplulaştırması işinin, Tarım Reformu Genel Müdürlüğü’nden Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğüne devredilmek istenmesine tepkisini gösterdi.

Arazi toplulaştırması görevinin yıllardır Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na bağlı Tarım Reformu Genel Müdürlüğü eliyle yürütüldüğüne dikkat çeken Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO), toplulaştırma işinin, iş ve işleyiş olarak daha çok inşaatçı kimlikte olan, bu niteliği 6200 sayılı kuruluş yasasında da açıkça belirtilmiş olan DSİ’ye verilmek istenmesine karşı çıktı.

Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO), yaptığı yazılı açıklamayla, arazi toplulaştırması işinin, Tarım Reformu Genel Müdürlüğü’nden Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğüne devredilmek istenmesine tepkisini gösterdi. “Her işe inşaat gözüyle bakan gözler, toprağa da bu şekilde bakmaya devam ediyor” ifadeleri kullanılan açıklamada; Türkiye’nin her yeni güne tarımda yaşanan yeni bir sorunla uyandığı, bunların çözümü için çaba harcanması yerine, kurumların birbirlerinden görev kapma ile uğraştığı kaydedildi.

“Bir elden tarım politikası yürütülemiyor”

Tarımla ilgili işlerde; Gümrük ve Ticaret, Sanayi ve Teknoloji, Kalkınma Bakanlıkları gibi birçok bakanlık ve özerk kurumların etkisi nedeniyle bir elden tarım politikası yürütülemediği vurgulanan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

“Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı (GTHB) tarafından yürütülmekte olan arazi toplulaştırma ile ilgili görevler, Orman ve Su İşleri Bakanlığına bağlı DSİ Genel Müdürlüğü bünyesine alınmaya çalışılıyor.

Toprak ve su kaynaklarının geliştirilmesi amacıyla hazırlanan tarımsal altyapı projeleri; tarımsal üretim değerini artırmayı ve sonuçta kırsal alanın geliştirilmesini ve tarımda çalışanların refahını üst düzeye çıkarmayı amaçlar. Tarımsal üretimin devamlılığı açısından gerekli olan tarımsal altyapı hizmetlerinden birisi arazi toplulaştırmasıdır. Arazi toplulaştırılması; ekonomik ölçekte tarım yapılmasını engelleyecek, toprak koruma ve tarımsal sulama önlemlerinin alınmasını güçleştirecek derecede parçalanmış, dağılmış ve şekilleri bozulmuş parselleri bir araya getirerek çiftçi ailesinin yaşam düzeyini yükseltecek, arazi yanında kırsal mekânı da düzenleyecek ve kırsal kalkınmayı sağlayacak teknik, ekonomik ve sosyal önlemler bütünüdür.

Kırsal alanın düzenlenmesi işi olan arazi toplulaştırma projelerdeki başarı, tarla sahiplerinin katılımı veya direnci ile doğrudan ilgilidir. Bu nedenle çiftçi ile sürekli iletişim içinde olan GTHB tarafından yapılması başarı şansını artıran önemli bir etmendir.

İş ve işleyiş olarak daha çok inşaatçı kimlikte olan, bu niteliği 6200 sayılı kuruluş yasasında da açıkça belirtilmiş olan DSİ’ye, Türkiye’nin tüm ilçelerinde örgütlenmesi bulunan GTHB tarafından yapılan arazi toplulaştırması görevinin verilmek istenmesi anlaşılır değildir. Arazi toplulaştırması görevleri yıllardır GTHB’na bağlı Tarım Reformu Genel Müdürlüğü eliyle yürütülmektedir. 

Türkiye genelinde 14 milyon hektarlık tarımsal alanda toplulaştırma ihtiyacı olduğu hesaplanmaktadır. Arazi toplulaştırma çalışmalarına ilk olarak 1961 yılında başlanmıştır. Bu güne kadar Topraksu, Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü, İl Özel İdareleri ve Tarım Reformu Genel Müdürlüğünce bir kısım arazi toplulaştırma projeleri gerçekleştirilse de özellikle 2009 yılında GAP Eylem Planı kapsamında sağlanan finans ile arazi toplulaştırma projelerine hız verilmiştir. 

Tarım Reformu Genel Müdürlüğünce 2017 yılı sonu itibari ile 5.5 milyon hektarda arazi toplulaştırması tamamlanmış olup, halen 1.7 milyon hektarlık alanda ise çalışmalar sürdürülmektedir. Bu sonuçlar Tarım Reformu Genel Müdürlüğünün personel tecrübesi ve kurumsal birikimi ve hafızası ile ülkemizde bu işi en iyi şekilde yapacak kamu kurumu olduğunu göstermektedir.

Arazi toplulaştırması projeleri, kırsal bölgelerin günün gelişen tarım teknolojisinin gereklerine uygun olarak toplumun ve bireylerin ihtiyaçları doğrultusunda yeniden düzenlenmesi ve tarım işletmelerinin daha verimli şekilde çalışması için gerekli olan her türlü tedbirin alınmasını içermektedir. 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Kanunu arazi kullanım planlarının yapılmasını zorunlu kılmaktadır. Bu planların yapılması için arazi toplulaştırması ve tarla içi geliştirme hizmetlerinin birbirinden ayrılmaması, bir elden yürütülmesi gerekmektedir. Bu nedenle DSİ`nin sulama inşaatları ile ilgili yatırımlarda görev yapması, tarımdan ayrı olarak hiçbir zaman düşünülemeyecek arazi toplulaştırma projelerinin ise bu işte her yönüyle yetkinliği kabul edilen Tarım Reformu Genel Müdürlüğünce yürütülmesi uygun olacaktır.

Arazi toplulaştırma projelerinin tarımsal kimlikten uzaklaştırılıp, inşaatın alt bileşeni haline getirmek ülkemiz ve tarım sektörü için büyük bir yanlış olacaktır. Kurumların birbirleri rekabeti, birbirlerinden görev kapma yarışı değil, üstlendikleri görevleri ülkemiz ve halkımızın yararına en iyi şekilde yapma yarışı olmalıdır.”

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz