Yiyecekleri taşırken, yıkarken, pişirirken ve saklarken nelere dikkat edilmeli?

0
1510
Yiyecekleri taşırken, yıkarken, pişirirken ve saklarken nelere dikkat edilmeli?

Gıda zehirlenmelerine karşı yiyecek üreten, taşıyan, dağıtan, satan, pişiren ve yiyen herkesin dikkat etmesi gerektiğini vurgulayan Dr. İpek Ada, “Ahşap kesme tahtası kullanmayın, çiğ ve pişmiş yiyecekleri ayrı ayrı ve kapalı kapta saklayın, sebze ve meyveleri doğal sirke ile yıkayın” dedi.

Altınbaş Üniversitesi’nden Mikrobiyoloji Uzmanı Öğr. Gör. Dr. İpek Ada, yeni yıl sofralarında yerini alan iyi pişmemiş etler ile süt ve süt ürünleri ve iyi yıkanmamış yeşilliklerin halk sağlığı problemlerine yol açabileceği konusunda çeşitli uyarılarda bulundu.

Sebze meyveyi sirkeyle yıkayın

Mikrobiyoloji Uzmanı Öğr. Gör. Dr. İpek Ada

Yeşilliklerle meyve ve sebzelerin tüketilmeden önce iyi temizlenmesi gerektiğini belirten Dr. İpek Ada, “İyi yıkanmamış yeşilliklerde toprak, böcek, tarım ilacı, ağır metal artıkları ve mikroorganizmalar bulunabilir. Her bir dal ya da yaprak ayıklanarak plastik olmayan kaplardaki suyun içerisine bastırılmalı. Yıkama suyu 2-3 kez değiştirildikten sonra son yıkama suyuna doğal dezenfektan özelliği gösteren 2-3 yemek kaşığı beyaz sirke dökülerek yaklaşık 20-30 dakika bekletilmeli” diye konuştu.

İyi pişmemiş etlere dikkat

Dr. İpek Ada, içerdiği protein, yağ, kalsiyum, demir, potasyum, magnezyum iyonları ile kas ve kemik gelişiminde pek çok faydası bulunan etin bilinçli tüketilmesi gerektiğini vurguladı. Kimi tüketicilerin, besleyici özelliklerini kaybetmemesi için az pişmiş ya da içi pişmemiş kanlı etleri tercih ettiğine işaret eden Dr. İpek Ada, bu tercihin olumsuz bazı sonuçları beraberinde getirebildiği uyarısında bulundu.

Ölüme götüren mikroorganizmalar

Dr. İpek Ada içi pişmemiş kırmızı etlerden Salmonella, Escherichiacoli, Brusella, Bacillus bakterileri başta olmak üzere pek çok mikroorganizmanın yanında kist hidatik, toksoplazma, tenya gibi hayvandan insana bulaşan zoonotik hastalıklar da bulaşabildiğini vurguladı. Ada, “İyi pişmemiş etlerden bulaşan mikroorganizmalar, mide bulantısı, karın ağrısı, ishal, kusma ve yüksek ateş gibi şikayetlerle birlikte meydana gelen gıda zehirlenmesinin yanı sıra merkezi sinir sistemine ya da iç organlara yerleşen zoonotik ajanlar aracılığı ile kısa sürede bilinç kaybı ve ölümlere de neden olabilmektedir” dedi. 

Bulaşma nedeni: hijyen eksikliği

Enfeksiyonlardan korunmak için çiftlikten sofraya uzanan gıda zincirinin bütün halkalarında hijyene dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Ada şöyle dedi:

“Gıdanın hazırlanmasında görev alan besici, çiftçi, kasap, aşçı, personel ve evdeki sıradan vatandaşa kadar herkeste tırnaklar mümkün olduğunca kısa olmalı. Gıda ile temas etmeden önce ve sonra eller 3-4 dakika boyunca antibakteriyel sabunlarla yıkanmalı ve çıplak elle ete temas edilmemeli.”

Pişmiş ve pişmemiş gıda ayrı saklanmalı

Etlerin pişirilmeden önce bozulup bozulmadığının mutlaka kontrol edilmesi gerektiğini vurgulayan Dr. İpek Ada, “Buzdolabında çiğ gıdalarla pişmiş gıdalar aynı rafta bulunmamalı, bunlar farklı raflarda ve hatta ağzı kapalı bir halde ayrı ayrı muhafaza edilmeli. Etler önce yüksek sıcaklıkta mühürlenmeli sonrasında ise en az 50 °C’de içi pembeleşinceye kadar pişirilmeli” uyarılarında bulundu.

Ahşap mutfak tahtası kullanma

Dr. İpek Ada, mutfaklarda yaygın olarak kullanılan ahşap kesme tahtalarının risk oluşturduğunu söyledi. Bıçağın ahşap tahtalarda açtığı oyuklarda çiğ et artıkları biriktiğine dikkat çeken Dr. Ada şu uyarılarda bulundu:

“Siz farkında olmasanız da kesme tahtasındaki et kalıntıları hemen mikroorganizmalar üretmeye başlar. Bunlar aynı tahtada daha sonra kesilen ekmek, yeşillik gibi gıda maddelerine de bulaşır. Biz halk sağlığı problemlerine yol açabilen bu gizli tehlikeye ‘çapraz kontaminasyon’ diyoruz. O nedenle evlerinizde cam kesme tahtaları kullanın ve özellikle çiğ etlerle temastan sonra her kullanımda sıcak su ile yıkayın.”

Süt ürünlerine de dikkat

Dr. İpek Ada, et ürünlerinin yanı sıra süt, peynir, yoğurt, kaymak gibi yüksek protein içeriğine sahip hayvansal ürünlerin de yanlış kullanım halinde zehirlenmelere yol açabileceğini söyledi. Süt ürünlerinin bağırsak mikroflorasındaki yararlı bakterilerin oluşumuna da katkı sağladığını anlatan Dr. İpek Ada şöyle konuştu:

“Bu ürünlerde yaşanan bozunmalar vücutta toksik etkiler oluşturabilecek mikroorganizmalar üretir. Bunun yol açtığı zehirlenmeye ait ilk etkiler görüldüğünde sıvı kaybını önlemek amaçlı bol sıvı tüketimine özen gösterilmeli ve en yakın sağlık kuruluşuna müracaat edilmeli” diye konuştu.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz