Korona virüs ve gıda güvenliği

0
2511
Korona virüs gıdalara bulaşmıyor ancak…

Tüm dünyayı kasıp kavuran korona virüs salgınının ülkemizde de görülmeye başlanmasıyla birlikte vatandaş da yetkili mercilerden yapılan uyarılar doğrultusunda tedbirlerini almaya başladı. Henüz bilinmeyenlerin çok olduğu korona virüs konusunda her gün yeni bir soru ortaya çıkıyor. Bunlardan biri de salgına karşı bağışıklık sistemimizi koruyacak olan gıdalar konusunda. Gıda işletmeleri ve tüketiciler hangi önlemleri almalı? Çok merak edilen bu soruyu TMMOB Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şube Yönetim Kurulu merak edilen bu soruya açıklık getiriyor.

TMMOB Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şube Yönetim Kurulu, korona virüs ve gıdalar konusunda akıllarda yer edebilecek pek çok soruya cevap niteliğinde bir açıklama yayınladı. Odadan yapılan açıklamada, virüslerin gıdada üreyip çoğalamayan dolayısıyla da gıdaların bozulmasına sebep olmayan mikroorganizmalar olduğu belirtildi. Açıklamada; Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA), Amerika Gıda ve İlaç Otoritesi (FDA) ve Amerika Tarım Birimi’nin (USDA) araştırmalarının virüsün gıdalar ile bulaşmadığını ortaya koyduğu, buna karşın virüslerin yüzeylerde belirli süre hayatta kalmasının mümkün olduğunun bilindiği vurgulanarak; bu sebeple gıdaların üretilmesi, hazırlanması, depolanması, satışı ve tüketilmesinde iyi hijyen uygulamalarının (GHP) takip edilmesinin önemli olduğu kaydedildi.

Açıklamada, gıda üreten işletmelerde çalışan personellerin ve gıda tüketicilerinin dikkat etmesi gereken hususlar şöyle sıralandı:

“İyi hijyen uygulamaları kurallarına uyularak üretilen gıda ürünlerinde COVID-19‘un bulunması pek mümkün görülmezken, gıda üreten işletmelerde çalışan personellerin ve gıda tüketicilerinin;

  • Üretim öncesinde, sonrasında ve süresince gerektiğinde, çiğ bitkisel ve hayvansal gıdalarla temastan sonra, yemekten önce ve sonra, tuvaletten sonra, evcil ve yabani hayvanlara temas sonrası, çöpe dokunduktan sonra, hasta ziyareti ve refakati öncesi ve sonrası, kesik veya yara tedavisinden önce ve sonra, burun temizliği, öksürme veya hapşırdıktan sonra eller mutlaka akan su ve sabunla en az 20 saniye boyunca yıkaması ve ellerini tek kullanımlık kağıt havlu ile kurulaması,
  • Ekipmanların çiğ bitkisel ve hayvansal gıdalara temas ettikten sonra sıcak su ve deterjan ile veya bulaşık makinesinde yüksek sıcaklıkta yıkanması, 
  • Üretim, işleme ve tüketim aşamalarında ayırma ve tasnifleme işleminin doğru şekilde yapılması, alışverişte çiğ hayvansal gıdalar ile diğer gıdalar ve gıda olmayan maddelerin birbiri ile temas etmeyecek biçimde ayrı poşetlere konulması,  pişmiş ve çiğ gıdaların birbiri ile temas ettirilmemesi,  çiğ gıdalarla temas eden tüm malzemelerin uygun deterjan ve sıcak su ile yıkanması

hususlarına uyulması çok büyük önem taşımaktadır.

Ayrıca; pişirilerek/ısıl işlem uygulanarak tüketilmesi gereken et, süt, yumurta gibi gıdalar çiğ olarak tüketilmemeli, gıda işletmelerinde ürünün mevzuatına uygun koşullarda ısıl işlem uygulandığı sürekli kontrol edilmeli ve kayıtları tutulmalı, evde tüketimde gıdanın merkez sıcaklığının yeterli dereceye çıkması sağlanmalı (>65°C), etlerin kanlı olmaması, yumurta akının sıvı görünümünden kurtulması gibi görsel izlemenin yanı sıra ev tipi mutfak termometresinin kullanılması ve etikette belirtilen pişirme önerilerine uyulması da faydalı olaraktır.

Gıdalarda sağlık riski oluşturan mikroorganizmalar genellikle 4°C ile 65°C arasında çok hızlı gelişirler. Bu nedenle de pişirilen gıdalar hemen tüketilmeyecekse hızlı bir şekilde 4°C’nin altına soğutulmalıdır. Çabuk bozulabilen gıdalar 2 saatten fazla oda sıcaklığında bekletilmemelidir.

Gıdanın etiketinde yazan saklama, hazırlama, muhafaza ve tüketim koşullarına mutlaka uyulmalıdır. 

Donmuş gıdalar asla ortam sıcaklığında çözdürülmemeli veya marine edilmemelidir. Çözdürme işlemi mutlaka buzdolabında veya mikrodalga fırınlarda yapılmalıdır. 

HACCP kriterlerine ve iyi hijyen uygulamalarına uyarak risk ve tehlike analizi temelli gıda üreten ve bu koşullara uyan gıda işletmeleri personel hijyenine dikkat etmeli, çalışanlarının kişisel koruyucu donanımları kullanmalarını sağlamalı, özellikle gıda güvenliği ve hijyen eğitimlerini tekrarlamalı, bilinçli personellere görev vermelidir.  Gıda işletmeleri, restoranlar ve diğer hizmet sektörleri çalışanlarının Sağlık Bakanlığınca açıklanan önlemleri dikkate almalı, öksürük, balgam çıkarma, göğüs ağrısı, akut solum yolu hastalıkları belirtisi gösteren ve 37 °C ve üstünde ateşi olan çalışanlarını iyileşinceye dek çalıştırmamaları gerekmektedir.

Ekmek, poğaça, gevrek gibi ürünler alınırken dokunarak seçmek yerine, göz ile seçip alınmalı, pazar ve manav reyonlarından alınan meyve ve sebzeler de yine aynı şekilde ve şartlarda temin edilmeli, açıkta satılan ve hava ile doğrudan temas eden baharat, kuruyemiş ve bakliyatlar tercih edilememelidir.

Her zaman olduğu gibi, bu süreçte de gıda ve gıda ürünleri alırken ambalajlı, ambalajı zarar görmemiş, iyi hijyen uygulamaları ve gıda güvenliği yönetim sistem uygulamalarını uygulayan, gıda mühendisi veya ilgili meslek mensupları tarafından denetim ve kontrole tabi olan kayıtlı veya onaylı işletmelerde üretilen gıda ürünleri tercih edilmelidir. Özellikle merdiven altı diye tabir edilen kayıt dışı ve denetim mekanizmasından uzak gıda işletmeleri halk sağlığını korumak açısından ALO 174’e ihbar edilmedir. Bu süreç boyunca, yerel yönetimler su kaynaklarının güvenliği için gerekli önlemleri almalı, halkın içme ve kullanma suyu ihtiyacını kesintisiz olarak sağlamalıdır. Daha önceki açıklamalarımızda da belirttiğimiz gibi özellikle bu dönemde pazaryerinin hijyenik koşullarını da Gıda Mühendisleri eşliğinde denetlemelidir.”

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz