Döviz kuru yükselmeye devam eder mi?

0
432

Ülkeler arasındaki cari faiz farkları, döviz kurunda olası değişikliğin ne olabileceğini tahmin etmeye yaramaktadır. Türkiye ve ABD cari faiz oranları arasındaki farka bakıldığında 6,40 olduğu görülmektedir. Ancak 2018 yılbaşı itibarı ile yaşanan USD/TL kur artışı %25 düzeyinde. Bu durumda, Türkiye ve ABD arasındaki faiz farkı ile döviz kuru arasındaki ilişkinin kopmuş göründüğü söylenebilir.

USD/TL kuru, 2018 yılı başından bu yana 3,78’den 4,72 düzeyine çıkmış durumda. Bu durum maalesef TL’nin, yaklaşık yüzde 25 oranında değer kaybına uğraması anlamına geliyor. Aynı dönemde Merkez Bankası da Geç Likidite Penceresi (GLP) olarak bilinen faiz oranını yüzde 12,75’den, yüzde 16,50 düzeyine yükseltti. Bunu da geçen hafta USD/TL kurunda yaşanan büyük dalgalanma nedeniyle yaptı. Merkez Bankasının müdahale etmekte tereddüt etmesinden dolayı gecikerek alınan faiz kararı ciddi etki göstermedi.

Yrd. Doç Dr. Aziz Murat Hatipağaoğlu

Bu gecikmenin nedeninin, faizlerin artırılması konusunda oluşan olumsuz görüşten kaynaklandığını ifade eden Yrd. Doç Dr. Aziz Murat Hatipağaoğlu, nedenlerini de açıklayarak, döviz konusunda olası ihtimaller konusunda bilgi verdi. Faizlerin gelişmiş ülkelere nazaran daha yüksek olmasının istenen bir durum olmadığını kaydeden Hatipağaoğlu; “Ancak ülkelerin uyguladıkları faiz oranları bir takım makroekonomik değişkenlerin sonucu ve bunların başında da enflasyon gelmekte. Aslında konunun temeli tamamen makroekonomik verilerin bize anlattıkları üzerine kurulu. Örneğin Türkiye’de faiz oranı yüzde 16,50 ve enflasyon oranı da Nisan ayı itibarıyla yüzde 10,85 düzeyinde. Aynı dönemde ABD’de faiz oranı yüzde 1,75 ve enflasyon oranı yüzde 2,5. Bu veriler bize şunu gösteriyor, Türkiye’de reel faiz oranı yüzde 5,65 ve Amerikan reel faiz oranı yüzde -0,75. Döviz kurunda yaşanan gelişmeler tam olarak bu oranlarla ilişkili. Şunu bilhassa söylemek gerekiyor; faiz enflasyonun sonucudur.” değerlendirmesinde bulundu.

Döviz neden yükseliyor?

“Ülkeler arasındaki cari faiz farkları, döviz kurunda olası değişikliğin ne olabileceğini bize söylemektedir.” diyen Hatipağaoğlu, şöyle devam etti:

“Türkiye ve ABD cari faiz oranları arasındaki farkın 6,40 olduğunu görüyoruz. Ancak yılbaşından bu yana yaşanan USD/TL kur artışı yüzde 25 düzeyinde. Bu durumda şunu söyleyebiliriz, Türkiye ve ABD arasındaki faiz farkı ile döviz kuru arasındaki ilişki kopmuş görünüyor.

Bunun birçok nedeni var:

Merkez Bankasının bağımsızlığı konusunda oluşan tereddütler;

Hazine Müsteşarlığı Türkiye Dış Borç Ödeme Projeksiyonuna göre yılsonuna kadar 93,5 milyar dolar borç ödeyecek olması,

Haziran ayının ilk yarısında FED’in faiz artırma ihtimalinin artmış olması ki, bu durumda dolar için en güvenli liman basıldığı yerdir.

Sermaye hareketlerinin büyük ölçüde serbest olduğu Türkiye’de kısa süreli sermaye hareketlerinin faize olan duyarlılığının son derece düşük olması (şimdilerde olduğu gibi),

Faize olan duyarlılığı düşük olan sermaye hareketleri nedeniyle carî işlemler açığının kapatılamaması,

2017 yılından bu yana genişleyen maliye politikası sonucu artan kamu harcamaları (teşvikler, vergi yapılandırma, faiz sübvansiyonları vb.). Artan kamu harcamaları faizler üzerinde artış yönlü baskı oluşturmaktadır.

Tüm bunlara bakarak USD/TL kurunun geleceği için ne diyebiliriz? Eldeki veriler ve yakın gelecekteki olası gelişmeler ışığında, USD/TL değerinin artış yönünde baskı altında olacağı anlaşılıyor. Özellikle FED’in muhtemel faiz artırımı kararından sonra bu baskı daha da artacaktır. Üstüne bir de borç ödemesi nedeniyle döviz talebinin giderek artacağını da eklersek USD/TL kurunun artma olasılığı tahmin ötesine geçmiş oluyor. Peki, Merkez Bankası ne yapacak? Merkez Bankasının sürekli olarak faiz artırımı yoluna gitmesi pek mümkün görünmüyor. Kredi ödemelerinde kuru sabitleyerek ya da elinde döviz bulunduran vatandaşlarımızın ellerindeki bir miktar dövizi bozdurarak yaşadığımız makro ekonomik sorunu çözmek mümkün değil. Para politikası açısından önemli araç olan faiz artırımı sürdürülebilir değil, yapılması gereken Türkiye ekonomisinin yapısal sorunlarını ivedilikle çözmektir ve başka yol da yoktur. Aksine bir tavır çok yakın bir süre içinde USD/TL kurunun daha da yükselmesine yol açacaktır.”

Yrd. Doç Dr. Aziz Murat Hatipağaoğlu, 2011 yılından bu yana İstanbul’da kurucusu olduğu HG Grup Eğitim Danışmanlık İç ve Dış Ticaret Ltd.Şti. bünyesinde şirketlere yönelik yönetim danışmanlığı ve eğitim hizmetleri sunuyor.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz